Uzaktan çalışma masrafları

30 Ocak 2021

Uzaktan çalışma sisteminin hayatımıza yerleşmesiyle birlikte şirket çalışanlarının da kafasını kurcaladığını düşündüğüm bazı konular vardı. Bunlardan biri de evden çalışma sürecinde çalışanca katlanılan masraflar ve bunlar için işverence ödenek oluşturulması gerekliliğiydi.

Gerçekten de çalışan evdeyken, kendi finanse ettiği elektrik, internet, not kağıdı, kalem, su ve benzeri ihtiyaçları kullanıyor. Bunlar başta kulağa küçük ve önemsiz gelse de hepsi toplandığında, uzun vadede kayda değer bir miktarı buluyor – ki miktar ne olursa olsun her halükarda çalışana bir ödenek verilmesi gerektiğine hemfikir olacağımıza eminim.

Ülkemizde bu konuyla ilgili yerleşmiş uygulamaların olmadığı açıkken (bazı şirketlerin kendi özelindeki uygulamaları hariç olmakla birlikte) yurtdışında durum nasıl diye bakmak, Hollanda, İspanya ve İsviçre özelindeki notlarımı aktarmak adına bu yazımı kaleme almak istedim.

Hollanda hükümetine bağlı aile finansmanı kurumu NIBUD, uzaktan-evden çalışmanın masraflarını hesaplayarak

Yazının Devamı

Çalışan üretimleri ve telif

25 Ocak 2021

Uzun zaman sonra köşeme geri döndüm ve bu ayın ilk yazısıyla sizlerle birlikteyim.

Bu aralar takip ettiğim bazı dosyalar sebebiyle çalışanların işyerinde çalışırken ortaya çıkardıkları eserler ve bu eserlerin sahipliği konusuna biraz kafa yordum ve yazımda bu konuya değinmek istiyorum. Zira, birçok şirket çalışanı fikri haklara (telif) konu üretimler yapıyor. Örneğin; grafik tasarım, yazılım, fotoğraf, metin yazarlığı vb. Ama gelin görün ki uygulamada işverenin de çalışanın da bu eserlerin sahibinin kim olduğu ve bu eserler üzerindeki hakları kimin kullanabileceği konusunda tereddütleri var.

Bu konuyu hem İş Kanunu hem de Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu (FSEK) kapsamında ele almak gerekiyor. İş Kanunu bilindiği üzere işçi ve işveren arasındaki ilişkiyi düzenlerken FSEK’te işveren nezdinde yaratılan eserlerin durumu özellikle açıklanıyor.

FSEK madde 18’de eserin mali haklarını kullanma yetkisinin eseri ortaya çıkartan kişiye ait olduğu belirtiliyor. Ancak bu maddede çalışanların işlerini görürken meydana getirdikleri eserler istisnai

Yazının Devamı

Dijital varlık miras kalır mı?

28 Aralık 2020

Hayatımız tamamen dijitalleşmişken dijital varlıklarımızı düşünmenin de vakti geldi diyor ve bu yazıda dijital varlıkları miras bakımından ele alalım istiyorum.

Bu konuda beni motive eden iki önemli kaynak var: ilki bir yargı kararı; ikincisi ise yargı kararında alıntı yapılan öğretim görevlisi Yasemin Maraşlı Dinç'in makalesi.

Bu yargı kararı çok önemli; ülkemizde dijital varlıkların miras yoluyla bırakılması konusunda yasal bir düzenleme yokken mahkeme yorum metoduyla önemli bir karar verdi. Kararı bu yazımda özetlemek istiyorum.

Öncelikle miras kalan malları kısaca özetlemek gerekir. Kişinin malvarlığında aktif ve pasif varlıklar vardır. Kişi vefat ettiği zaman mirasçılarına hem aktifler (gayrimenkuller, taşınır varlıklar, para, alacaklar vb.) hem de pasifler (ödemeler, borçlar vb.) intikal eder. Peki tamamen dijitalleştiğimiz bu süreçte bize miras kalan değerler sadece alışılagelen varlık, değerler, borçlar mı? Hayır.

Düne kadar mülkiyet kavramı menkul ve gayrimenkul mülkiyeti ile bir kısım sınırlı ayni haklar etrafında şekillenirken, son dönemde

Yazının Devamı

Kampanya iletileri ve İYS

5 Aralık 2020

Bu yazımda hayatımızı kabusa çeviren bir konudan bahsedeceğim: Kampanya mesajları ve mailleri.

E-ticaret olsun olmasın yaptığımız birçok alışverişte iletişim bilgilerimizi alan hizmet sağlayıcılar sürekli olarak bize bilgilendirme mesajları ve mailleri gönderiyor ve hatta ısrarlı ve taciz niteliğinde süreklilik taşıyan aramalara maruz kalıyoruz.

Bu konuda hukuki düzenlemeler ve sınırlamalar yapılmasına ve cezalar öngörülmesine rağmen hizmet sağlayıcıların ileti gönderimleri hızla devam ediyor.

İleti gönderimine ilişkin hizmet sağlayıcılara verdiğimiz herhangi bir izin yoksa iletişim bilgilerimizin hukuka aykırı olarak elde edilmesine ve yaratılan rahatsızlık üzerine idari, hukuki ve cezai şikayet haklarımızı kullanabiliyoruz.

Ben bu yazıda şikayet süreçlerinden ziyade, bu konuda yapılan başka bir düzenlemeden bahsetmek istiyorum: İYS.

İYS, “ileti yönetim sistemi”nin kısaltması, Ticari İletişim ve Ticari Elektronik İletiler Hakkında Yönetmelik’te düzenleniyor.

Ticari ileti göndermek isteyen hizmet sağlayıcıların belli şartlar dahilinde İYS sistemine kaydolması şartı

Yazının Devamı

Big Bang 2020

29 Kasım 2020

İTÜ Çekirdek’i duymuşsunuzdur. İstanbul Teknik Üniversitesi bünyesinde faaliyet gösteren, girişimcilere birçok alanda destek sağlayan bu kuluçka merkezi, şimdiye kadar 2.991 girişime ve 6.544 girişimciye destek oldu. Toplamda 147 girişim 196 milyon TL’yi aşkın yatırım aldı ve değerlemeleri 1.8 milyar TL’ye ulaştı. Oldukça etkileyici değil mi?

En etkileyici olan ise dünya sıralamasında şu an üçüncü kuluçka merkezi olan İTÜ Çekirdek’in dünya birinciliğine doğru emin adımlarla ilerliyor olması…

Peki bu kuluçka merkezi neler yapıyor? Girişimcilere açık ofis desteği sağlıyor, girişimcilerin alanlarında uzman birçok iş insanı tarafından mentörlük desteği almasına imkan yaratıyor, üyelerine eğitim destekleri sağlıyor ve yatırımcılarla görüşme olanakları yaratıyor.

İTÜ Çekirdek’in destekçi mentörlerinden biri olarak, birçok girişimciye mentörlük yapmak ve bu girişim atmosferine katkı sağlamak beni çok memnun ediyor. Gerçekten de Kültür Üniversitesi’nde girişimcilik bölümüne verdiğim start-up derslerinin pratiğini bu platformda ticari hayatta gözlemlemek ve gençlere katkı sağlamak kadar mutluluk verici bir şey yok.

Bu yazımda size özellikle bahsetmek istediğim çok heyecan verici

Yazının Devamı

Aidat borcunun ilanı

26 Kasım 2020

Hepimizin alışık olduğu bir uygulamadır, asansörlerin aynalarına veya bina girişindeki panolara asılır. Bilin bakalım nedir? Cevabınızı duyar gibiyim. Evet, aidatını ödemeyenlerin listesi ve yanında borç miktarı.

Malum bunun amacı ödeme yapmayanları toplum önünde rencide ederek ödemeye zorlamak oluyor genellikle.

Bu uygulama hala var olmakla birlikte kişisel veri koruması bakımından değerlendirilmesi gerektiğini düşünüyorum.

Binanın giderlerine katılmak, aidat borçlarını ödemek apartmandaki bağımsız bölümü sakininin bir yükümlülüğü olmakla birlikte bu yükümlülüğün ve diğer yükümlülüklerin yerine getirilmemesi halinde Kat Mülkiyeti Kanunu’nun koyduğu temel kurallar var. Kanun, apartman sakinlerince ödenmeyen aidatlar bakımından, yöneticiye dava ve icra takibi yolunu açmaktadır. Ancak borçluların isimlerini ve borç miktarlarını ilanen duyurma yöntemine kanunda yer verilmemiştir.

İlanen duyurma yönetiminin kişisel veri ihlali uygulamasının bir örneği olduğu çok açık

Yazının Devamı

Sosyal medya objesi yapılan çocuklar

4 Kasım 2020

İzmir depremi hepimizi sarstı. Hatta fiziksel olarak beni bile…

Deprem esnasında ben Bodrum’daydım, evden çıkıp arkadaşlarımla buluşayım diyordum. Tam evden çıktım, kapıyı kilitleyeyim dedim, birden başım döndü. Yer yerinden oynadı.

Çok ani hareket ettim ondandır diye düşündüm. Ancak dışarı çıkınca başı dönenin yalnız ben olmadığını anladım…

Benim yaşadığım deprem baş dönmesi şeklinde tezahür ederken, İzmir halkının deprem deneyimi içler acısı.

Sosyal medyada enkaz görsellerini görüyorum, görüyoruz. Hepimiz çok duygulanıyoruz ve artık bazı şeylerin daha farklı olması gerektiğini düşünüyoruz.

Bizi en çok etkilen ise sosyal medyada paylaşılan küçük çocukların fotoğrafları… Bu fotoğraflar “yaşama tutunma motivasyonu”, “deprem yardımı”, “yardım ekiplerinin özverisi” gibi amaçlarla paylaşılıyor.

Peki bu paylaşımları yaparken çocuklarımızı ne kadar düşünüyoruz?

Çocuklarımızın bu fotoğraflarını paylaşırken onları bugünkü ve gelecekte

Yazının Devamı

Sosyal ağ temsilcileri

26 Ekim 2020

Sosyal medya üzerine hukuki düzenlemeler hız kazandı. 02.10.2020 tarihinde BTK (Bilgi Teknolojileri Kurumu) “Sosyal Ağ Sağlayıcı Hakkında Usul ve Esaslar” konulu bir karar yayınladı.

Bu kararda en çok dikkat çeken hususlarda biri, sosyal ağ sağlayıcılarının “temsilci belirleme zorunluluğu” idi. Bu yazıda temsilci belirleme yükümlülüğüne değinmek istiyorum.

Bu konu benim için çok önemli. Neden dersek; sosyal sağ sağlayıcılarının çoğunun merkezi yurtdışında olduğu için hukuksal ve idari soruşturmalarda ve davalarda, kimlik tespiti, veri ve belge temini açısından çok zorlanıyoruz.

Hatta veri temin edilmediği için birçok mağduriyet giderilemiyor. Çünkü tüm deliller sosyal ağ platformu üzerinde olabiliyor. Bu verilere her zaman erişilemediği gibi erişildiği durumda dahi ekran görüntüsü karşı taraf kabul etmiyorsa geçerliliği şaibeli oluyor. Zira, teknolojik imkanlarda yapay bir sohbet vs. görseli veya fotoğraf üretmek mümkün.

Dahası işlemi gerçekleştiren kişilerin kimlikleri

Yazının Devamı